18 Kasım 2018 Pazar

Okumuş Cahil


"Orada bir köy var uzakta" şarkısıyla büyüyenlerin şimdi gözümüzün görmediği yer bizim değildir algısı yaratması sizce nasıl bir çelişkidir?

SIKILDIK.

Bu ülkenin insanına bu kadar yabancı aydınlarının olmasından sıkıldık.
Ülkeleri bölgelere, insanlara göre ayırmanızdan sıkıldık.
Sırf sen kıyıya yakınsın diye Batılı, o iki dağın arasına kalmış diye Doğulu adlandırmalarınızdan sıkıldık. 
Bazı şeyler sadece sizin tekelinizdeymiş gibi, oradakiler zarafet bilmez gibi davranmanızdan, şu yapış yapış medeniyet olmuş bedenlerinizden, eğreti sözlerinizden sıkıldık.
Ülkede n'oluyor bilmeyen, iki tivit okuyarak dünyanın ahkamını kesen tavırlarınızdan sıkıldık.
Kulaktan dolma, "ortam olsun yha" ideolojilerinizden sıkıldık.
Elaleme ağam, paşam diyip kendi insanını hor göreninizden çok sıkıldık.
Bağıra bağıra üstünüze yapıştırdığınız "aydın" etiketinizden hele çok ama çok sıkıldık.

Bu ülkeye en çok zararı o etiket altındaki yorumlarınız vermedi mi?
Kendi insanına bu kadar yabancı, derdiyle dertlenmemiş, güzel şeyler olsun diye kılını kıpırdatmamış bir insanın sesi çok çıkınca ister istemez kulak tırmalıyor.
Başka memleketleri yere göğe sığdıramadığınız cümleleriniz ardından, yaşadığınız ülkeye burun kıvıran cümleleriniz midemizi bulandırıyor artık.

Olmaz hocam, o öyle olmaz.
Kendi insanına sırtını dönerek bu ülkede güzel şeyler OLMAZ.
Uzak ütopyalarla empati kuracağına önce kendi toprağına sempati duy.
Yapman gereken çok basit aslında:
Önce değerlerine sahip çıkacaksın. 
İnsanların olacak. İster parfüm kokar o, ister is. 
Hayat onları yeterince seçmiş, her birinin sınavı ayrı ayrı. 
Bir de senin sorularından geçmeyecek o insanlar. 
Sen cevap olacaksın, çözüm sunacaksın.
Şikayet etmeyi bırakıp gerçekten o hayal ettiğiniz ülkede yaşamak istiyorsanız
Önce onlara gülümsemeyi öğreneceksiniz.
İlk ve en zor kural bu.
Zira gergin, yoğun ve o "çok önemli" hayatlarımızı yaşarken bunu unuttuk.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder